2018 yılında Bağcılar Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde çoğunluğu Suriyeli asıllı 15 yaş altı 34 çocuğun gebelik durumunu isimli makamlara bildirmediği gerekçesiyle yargılanan 18 hekim beraat etti.
Bakırköy 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nce görülen duruşmada, tutuksuz sanık hekimler M.T.K., Ö.A., E.V.K.,Ü.H., hazır bulundu. Sanıklardan diğer cürümden tutuklu H.E.A. ise Ses ve İmajlı Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile duruşmaya katıldı. Sanık avukatları da duruşmada hazır bulundu.
Tanık polis dinlendi
Duruşmada, olay tarihinde Bağcılar Eğitim ve Araştırma Hastanesinde misyonlu polis memuru N.A. şahit olarak dinlendi. Şahit polis memuru N.A. sözünde, “Yaşı küçük hamilelere ait bize bildirim yapılıyordu. Biz bu küçüklerin isimlerini ve adreslerini kendimize ilişkin bir deftere kayıt yapıp bu bireylerin ikamet ettiği kolluk ünitesine telefon ile bildirim yapıyorduk. Genelde çocuk ofise bildirirdik. Lakin bu bildirimden sonra ne çeşit bir süreç yapıldığını ben bilmiyorum. Yaşı küçükler bize teslim edilmiyordu. Tabipler kaydı tuttuktan sonra o kayıtlar üzerinden bildirim yapıyorduk. Bize yapılan bildirimler dahili telefon üzerinden yapılıyordu” formunda konuştu.
Sanıklar suçlamaları kabul etmedi
Duruşmada, sanık hekimlerden M.T.K. savunmasında, “Eda A. isimli hastanın tanısı yanlış girildiği için hakkımda dava açılmıştır. Bu çocuğun hamile olmadığı daha sonra tespit edilmiştir ” dedi.
Sanık tabip Ö. A. ise, “Ben Türkiye'nin birçok bölgesinde misyon yaptım ve vazife yaptığım tüm hastanelerde yaşı küçüklerin gebelik durumunu bildirdim. İstanbul'da yapacağım bildirimin hiçbir riski olmamasına karşın bildirimde bulunmamam kelam konusu bile değildir” formunda savunmasını yaptı. Tutuksuz sanık E.V.K. de, hastalarını bildirdiğini aktararak kalbinin rahat olduğunu söyledi. Bir öbür tutuksuz sanık Ü.H. de, “Üzerime atılı hatası işlemedim, beraatimi talep ediyorum” dedi.
Başka hatadan tutuklu sanık H.E.A. ise SEGBİS yoluyla verdiği sözünde, “Hakkımda yargılaması yapılan tek hastayı ben muayene etmedim. Asistanımın muayene etti. Asistan tarafından bana danışılmış olsaydı buna ait epikriz raporuna not düşerdim. Beraatimi talep ederim” dedi.
Sanık avukatı: Hata değil sistem yanılgısı var
Sanıkların avukatlarından Mustafa Tırtır hastanede sistemsel bir yanlışın olduğunu ve ortada rastgele bir cürmün bulunmadığını belirterek, Suriye asıllı şahısların kayıtlarının sağlıklı bir formda tutulmadığından gerçek yaşlarının sistemde yazıldığı üzere olmadığını söyledi. Son kelamları sorulan sanıklar, beraatlerini talep ettiler.
Tüm sanıklar beraat etti
Mahkeme, sanıklar E.V.K, H.E.A, İ.B, M.T.K, O.Y, Ö.A, Ş.Y.A, N.A. ve Y.C'nin “Kamu görevlisinin cürmü bildirmemesi” kabahatinden dava açılmış ise de sanıkların üzerine atılı kabahati işlemedikleri sabit olduğundan beraatlerine karar verdi. Sanıklardan, C.İ, E.U, G.A, I.Ş.Y, İ.A.K, M.E.Ö, N.K, Ö.A. ve U.H'nin ise hakkında ” Kamu görevlisinin cürmü bildirmemesi” hatasından dava açıldığını belirten mahkeme, bu sanıkların da atılı hatası işledikleri ve kasıtlarının bulunduğu sabit olmadığından beraatlerine hükmetti.
İddianameden
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede, yaşı küçük çocukların gebelik durumunun emniyete bildirilmemesi sebebiyle sıhhat çalışanları hakkında cürüm duyurusu üzerine soruşturma başlatıldığı belirtiliyordu. İddianamede 15 yaş altı gebelik tespiti yapan ve bildirim yapmadıkları sav edilen hekimler E.V.K., C.İ, N.A, Ü.H, N.K.A, Ö.A, I.Ş.Y, Ö.A, M.E.Ö. ve G.A'nın birden fazla hadiseyi bildirmedikleri gerekçesiyle “Zincirleme olarak kamu görevlisinin cürmü bildirmemesi” kabahatinden 6 aydan 3 yıl 6'şar aya kadar mahpus istemiyle cezalandırılmaları isteniyordu. Birer hadiseyi bildirmedikleri anlaşılan tabipler E.U, H.E.A, İ.A.K, İ.B, M.T.K, O.Y, Ş.Y.A, Y.C. için ise “Kamu görevlisinin hatası bildirmemesi” cürmünden 6 aydan 2'şer yıla kadar mahpusları talep ediliyordu.
