Cumhurbaşkanlığı Bağlantı Başkanlığı ortalarında Üniversal ve BirGün çalışanlarının da bulunduğu çok sayıda gazetecinin sarı basın kartını iptal etti. Gazetecilere iptal münasebeti hakkında bilgi verilmedi.
Basın kartları için yenileme başvurusu yapmış olan ve uzun müddettir kartlarının yenilenmesini bekleyen çok sayıda gazetecinin kartlarının iptal edildiği ortaya çıktı.
Muhalif yayınlarıyla bilinen Evrensel ve BirGün gazetelerinde çalışan çok sayıda gazetecinin basın kartının iptal edildiği belirtiliyor. Toplamda sayı ise tam olarak bilinmiyor.
TGS: İrtibat Başkanlığı bir an evvel bahse açıklık getirmeli
Türkiye Gazeteciler Sendikası'ndan (TGS) yapılan açıklamada, gazetecilerin basın kartlarının iptal edilmesine sert reaksiyon gösterildi.
TGS'nin açıklamasında şu sözler yer aldı:
“Türkiye’de gazetecilerin taşıdığı sarı basın kartı uzun yıllardır daima tartışma konusu olmuştu. Bu tartışmalara karşın gazeteciler bu karta 2015 yılına kadar daha kolay ulaşabiliyor iken, 2015 yılında Basın Kartı Yönetmeliğinde yapılan değişikliklerle kartı almak zorlaştı. Öte yandan Basın Kartı Komisyonu'nun yapısında yapılan değişiklik ile kurulda yer alan meslek örgütlerinin temsilci sayıları düşürülerek, bütün yetkiler müdüre devredildi. 2018 yılında Basın Kartı Yönetmeliğinde bir kere daha değişikliğe gidilerek meslek örgütü temsilcileri kuruldan büsbütün çıkartıldı.
2019 yılında sarı basın kartı turkuaz rengine çevrildi ve tüm kartların yenilenmesi için müracaat yapılması istendi. Ortadan geçen bir yıl içinde yüzlerce gazetecinin kartı yenilenmedi. İncelemede olduğu, yenileneceği söz edildi. Bu uzun müddetin akabinde eski kartlarını hala kullanabilen gazetecilerin basın kartlarının ise perşembe günü itibariyle iptal edildiğini öğrendik. Kartların neden iptal edildiğine ait hiçbir açıklama yapılmadığı üzere gazetecilerin telefonlarına da karşılık verilmedi” denildi.”Yüzlerce gazetecinin basın kartı iptal edildi”
Türkiye Gazeteciler Sendikası'nın açıklaması şöyle devam etti:
“Şu anda yüzlerce gazetecinin basın kartı iptal edildi. Kartı iptal edilen gazeteciler ortasında daima basın kartı taşıyanlardan meslek örgütü temsilcilerine, lokal medya çalışanlarına kadar yüzlerce gazeteci var. Bilhassa Ankara'da basın kartı iptal edilenler Meclis'e, bakanlıklara giremez, siyasi parti temsilcilerini takip edemez hale geldi.
Cumhurbaşkanlığı Bağlantı Daire Başkanlığı bir an evvel bu bahse açıklık getirmek zorundadır. Yıllardır bu kartı taşıyan gazetecilere kartlarının neden yenilenmediğini, iptal edilme münasebetlerini kamuoyuna açıklamak zorundadır”
“İktidar basın kartlarını tehdit aracı olarak kullanıyor”
Cumhurbaşkanlığı İrtibat Başkanlığı'nın basın kartlarını iptal etmesine gazeteciler reaksiyon gösteriyor.
DW Türkçe'ye konuşan Basın-İş Genel Lideri Faruk Eren “İktidar sarı basın kartlarını tehdit aracı olarak kullanıyor” çıkışında bulundu.
Eren, kartların turkuaz renge dönüştürüldüğünü ve devletin istediği şahsa bu kartı verdiğini savundu. Eren, kart iptallerinin Türkiye'de gazetecileri yıpratamayacağını da lisana getirirerek, “Basın kartı devletin verdiği bir gazetecilik ruhsatı değildir. Basın kartlarını örgütlü sendikalar, dernekler vermelidir. Kartları iptal etseler de herkes gazetecilik yapacak” biçiminde konuştu.
Prof. Dr. Doğan Tılıç: “Gazeteciliğimden bir şey eksiltmez”
BirGün müelliflerinden, Başşehir Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Doğan Tılıç, basın kartının iptal edilmesi akabinde yaptığı açıklamada:
“Bu sabah e-devlet'te denetim ettiğimde ‘iptal edildi’ tabirini gördüm. 1986 yılından beri gazetecilik yapıyorum. Değerli memleketler arası medya kuruluşları için çalıştım, çalışıyorum. Yıllarca Afganistan, Irak, Yugoslavya üzere çatışma bölgelerinde savaş muhabiri olarak çalıştım. Devlet başkanları/liderler ile yurt dışında/içinde röportajlar yaptım. Ulusal ve memleketler arası gazetecilik mükafatları aldım. 2016 yılında Malaga Üniversitesi UNESCO Kürsüsü tarafından ‘Uluslararası Basın Özgürlüğü’ mükafatı verildi. Milletlerarası Basın Kartım var. Avrupa'nın ve Türkiye'nin değerli gazetecilik örgütlerinde yöneticilik yaptım, yapıyorum. Bağlantı profesörüyüm ve yıllardır üniversitelerde ders veriyorum. Artık, benim gazeteci olmadığıma karar verilmiş ve daima basın kartım iptal edilmişse, bu benden çok onu iptal edenlerin problemidir. Kartımın iptal edilmiş olması benim gazeteciliğimden bir şey eksiltmez.”
CHP'den reaksiyon: Haberciliğe ve basın özgürlüğüne darbe
CHP’nin gazeteci kökenli milletvekili Utku Çakırözer de Twitter hesabından yaptığı paylaşımda “Haberciliğe, basın özgürlüğüne büyük darbe! Yalnızca Üniversal değil yüzlerce gazetecinin basın kartı gerekçesiz iptal edildi. İptal kararları geri alınmalı, tüm basın kartı talepleri derhal karşılanmalı” sözlerini kullandı.
Basın kartını devlet veriyor
Türkiye'de gazetecilere basın kartını devlet veriyor. Lakin parlamenter sistemden cumhurbaşkanlığına geçişle birlikte kartların verilişiyle ilgili düzenlemeler büsbütün değişti.
“Cumhurbaşkanlığı'na yakın isimlerden oluşan bir kurul kart veriyor”
Gazeteciler Cemiyeti Lider Yardımcısı Yusuf Kanlı, “Eskiden sendika ve cemiyetler üzere gazetecileri temsil eden örgütlerin yer aldığı bir kurul gazetecilere kart veriyordu. Şimdiyse Cumhurbaşkanlığı'na yakın isimlerden oluşan bir kurul kart veriyor” formunda konuştu.
Kanlı, Cumhurbaşkanlığı'ndaki kurulda Türk medyasını temsil edecek hiçbir kurum ve ismin olmadığına dikkat çekerek, “Uydurma cemiyet ve sendika temsilcileri var orda. Bir de Anadolu basınını temsil eden bir isim koymuşlar. Ancak o kuruldakilerin hiçbiri Türk medyasını temsil etmiyor. Kurulun oluşum biçimi de, yapısı da arızalı” dedi.
Kanlı, Türkiye'de kimin gazeteci olduğuna cumhurbaşkanlığı karar verirken Batı Avrupa ülkelerinin neredeyse tamamında sendikal örgütlerin ve medya kuruluşlarının kart vermeye yetkisi olduğunu vurguladı.
Basın kartlarının iptaline toplumsal medyadan da reaksiyon geldi
BirGün ve DW Türkçe
