Michelin Yıldızı’nın, ünlü lastik üreticisi Michelin ile direkt bir teması olduğunu hiç düşündünüz mü? Bu bilgi, birçok kişi için şaşırtan olabilir. Lakin evet, hakikat duydunuz.
Detaylar için aşağıya buyurun efendim 👇
Michelin Yıldızı’nın, lastik üreticisi olan Michelin ile ilintili olduğunu duyduğunuzda şaşırdınız mı?
İlk etapta, Michelin ismini duyduğunuzda aklınıza çabucak lastikler gelir, değil mi? Lakin bu yıldız şu anda restoranlar için memleketler arası bir muvaffakiyet ölçütü olarak kabul ediliyor.
Michelin Yıldızı’nın kökenleri ise Michelin lastiklerine kadar uzanıyor.
1889 yılında Fransa’da yaşamakta olan André ve Edouard Michelin kardeşler, soyadlarından esinlenerek Michelin Lastikleri ismini verdikleri bir şirket kurdular.
1990’ların başında ise, müşterilerine özel bir hizmet sunarak sürücülerin ve yolcuların seyahatleri sırasında yemek yiyebilecekleri ve konaklayabilecekleri yerler ve tamirciler ile akaryakıt istasyonlarını bulabilecekleri bir rehber hazırladılar.
Bu rehber ile hedeflenen müşterilerine seyahatleri boyunca rahat ve konforlu bir tecrübe sunmaktı.
Yıllar boyunca bu kılavuz, bir denetleme grubunun nezaretinde restoranlara yıldızlar vererek yeme-içme kesiminin en saygın kıymetlendirme sistemine dönüştürdü ve geniş çapta tanındı.
Michelin, yalnızca restoranları değerlendirmekle kalmadı ve birebir vakitte otelleri de kapsamlı bir halde incelemeye ve derecelendirmeye başladı.
Bu durum, Michelin’in daldaki tesirini ve kapsamını daha da genişletti. Bu nedenle Michelin’in verdiği yıldızlar ve derecelendirmeler hem restoranlar hem de oteller için büyük kıymet taşımaya başladı.
Birçok kişi bu itibarlı mükafatın restoranın dekorasyonu, servis kalitesi yahut ambiyansı üzere ögelere dayandığını düşünür.
Ancak aslında durum bu türlü değildir. Michelin Yıldızı, öncelikle seçilen eserlerin kalitesi ve içeriği üzerine odaklanır. Bu nedenle bir restoranın Michelin Yıldızı alabilmesi için sunulan her bir yemeğin harika bir halde hazırlanmış olması ve kullanılan materyallerin en üst seviyede olması gerekmektedir.
Bu durum restoranın yemeklerinin yalnızca lezzetli olmasını değil tıpkı vakitte müşterinin damak zevkine hitap etmesini de sağlar.
Bu yıldız, dünya çapında tanınmış şeflerin en büyük isteğidir. Derecelendirme sistemi, rehberin oluşturulması sırasında üç basamaktan oluşur.
-
Bir yıldız, ‘Alanında üstün bir restoran’ manasına gelir.
-
İki yıldız, ‘Yemeği o kadar kusursuz ki, rotanızı değiştirmeye muhakkak kıymet’ sözünü taşır.
-
Üç yıldız ise, ‘Olağanüstü bir mutfak, özel bir seyahat yapmaya kıymet’ demektir.
Bu yıldızlar, restoranların kalitesini ve harikalığını belirlemek için kullanılır.
Yemekte kullanılan gerecin seçkin kalitesi, pişirme ve hazırlama sürecindeki maharet, sunumda sergilenen yaratıcılık, siparişin maliyetine uygun paha sunumu ve bu standartların daima bir biçimde tatbik edilmesi, 78 yıllık bir süreçte belirlenmiş kurallardır.
Yemeğin sunulduğu yerin havası, menünün ve yerin konseptinin birbirini tamamlaması, hizmetin üstün kalitesi, hijyen şartları, restoranın özgün ve butik bir yapıya sahip olması, şefin kendi restoranını yönetiyor olması ise dikkate alınan başka kıymetli kriterler ortasında yer alır.
Michelin, tecrübeli, tutkulu ve başarılı müfettişlerle çalışmayı tercih ediyor.
Bu müfettişler, işlerini o kadar ciddiye alıyorlar ki yaptıkları işi ailelerinden dahi saklıyorlar. Kapalılık, onların işlerinin ayrılmaz bir kesimi. Müfettişler, incelenecek yerlere kapalı bir müşteri üzere giriyorlar ve belirlenen kriterlere nazaran değerlendirmelerini yapıyorlar. Sonrasında ise sessizce ayrılıyorlar.
Michelin Yıldızı’na sahip restoranlar dünya genelinde 480 adet.
Bu restoranların 349’u itibarlı bir yıldıza sahipken, 81’i iki yıldızlı ve 50’si ise üç yıldıza sahip.
Türkiye’de Michelin yıldızına sahip olmaya layık görülen toplam 5 adet restoran bulunur.
Mikla, Nicole, Araka ve Neolokal isimli dört restoran kusursuz lezzetleri ve hizmetleriyle birer yıldız almayı başardı. Fakat asıl başarıyı elde eden Fatih Tutak oldu. Kendi ismini taşıyan restoranıyla iki yıldız kazanarak, bu alanda çıtayı bir adım daha yükseltti.
Michelin Yıldızı, bir şefin mesleğindeki en parlak madalya olabilirken bazen de acımasız bir kılıç olabiliyor.
Bunun en kolay örneği ise 1966 tarihinde tek yıldızını kaybeden Şef Alain Zick’in intihar etmesidir.
